Birçok danışanımdan terapiye ilk geldiklerinde iyi bir çocukluk geçirdiklerini söylediklerini duydum. Ama onlarla çalıştıkça hala bağlanma travması yaşadıklarını gösteren içsel ve dışsal kalıpları olduğunu fark ettik.
Bunun nedeni aşağıdakilerden biri olabilir:
1 Travmayı hatırlamıyorsunuz çünkü çok küçükken oldu. Örneğin, yüksek anne stres seviyeleri, doğum travması, annede şiddetli Post travmatik stres bozukluğu, bebekleri ağlayarak uyumaya bırakmak gibi kültürel olarak normal ebeveynlik uygulamaları vb.
2 Bunun bir travma olduğunun farkında değilsiniz çünkü bu, ailenizde sık sık yaşandı ve bu yüzden normal hissettirdi. Göze çarpan veya kolayca tanımlanabilen bir şey değildi.
3 Daha önce hiç kimse sizinle bunun hakkında konuşmadı ve bu nedenle, bunun üzerinde derinlemesine düşünmediniz.
4 Bir şekilde bunun senin hatan olduğu söylendi. Örneğin, ‘yaramaz’, ‘ilgi arayan’, ‘zor’, ‘çok fazla’ vb.
5 Anne babanı seviyorsun, onlar hakkında kötü düşünmek ya da onlar hakkında kötü konuşmak istemiyorsun. Çocukluğumuzda bu mantıklıdır, ancak yetişkinler olarak ek görüşler de dahil olmak üzere daha kapsamlı bir bakış açısına sahip olabiliriz. Ya hep ya hiç, %100 iyi ya da %100 kötü olmak zorunda değil. Bir şeyleri hazmedebilmenin bir kısmı, bastırdığımız düşünce ve duygulara dikkat etmek, yüzleşebilmektir.
Buradaki anahtar, bakış açımızı genişletmek, neyin doğru hissettirdiğini kabul etmek ve daha önce kabul edilmeyen şeyleri hisseden taraflarımıza dikkat etmektir. Bu süreç, kendi iyiliğimiz için (bazı deneyimlerimizi bastırmak yerine) iç dünyamızı bütünleştirme becerimize yardımcı olur.
Sevgiler…
Eda Nur Çakmak
Psikolojik Danışman